• Sizi tanımayanlar için kendinizden kısaca bahseder misiniz?
Kaymakam olmak istiyordum o sebeple kamu yönetimi ve siyasi bölümler okudum. Yakın bir arkadaşımı kaybedince iyi gelmesi için takı yapmaya başladım. Babamın kuyumcu olması sebebiyle sanırım elimde yatkındı ve işlerim büyüdü. Kaymakam olamadım ama hayat beni Istanbul’a getirdi. Orada tanıştığım Korelilere Türkce öğretmenliği yapmamla beraber Korecemi de geliştirme fırsatım oldu. Sonrasında Kore’ye geldim. Búsan’da 3,5 yaşındaki kızımla mutlu mesut yaşamaktayız (Kısaca bahset’dediğiniz için kısa kestim umarım bu da uzun değildir, bana kalsa yazardım daha
• Güney Kore serüveniniz nasıl başladı?
Birinin eşimle tanıştırmasıyla başladı Kore maceram. İstediğim Busan’da 20 günlük tatildi. Fakat kendimi evlenmiş ve Busan’da yaşıyor bulmuştum. Aslına bakarsak evliliğimin 6 ayı ile başladi Kore serüveni. Çünkü biz esimin isinden dolayı Çin’de yaşıyorduk. Hamileliğim kritik olduğu için apar topar gelmek zorunda kalmıştık.
• Kore’ye yerleşme kararını nasıl verdiniz?
Bu soru için yanlış insanim sanırım Eşimi tanıdım evlenmeye karar verdik ama az önce de belirttiğim gibi uzun yıllar Çin’de yaşayacağımızı düşünmüştüm. Nikahi Kore’de düğünü Türkiye’de yapmıştık. Fakat eşimin çevresi Çin’de yaşadığı için orada da bir düğün organize etmeye karar vermiştik. Organizatölerle anlaşıp, 2. üniversite için araştırmalara’da başlamıştık ki Mina’ya hamile kaldım. Zor bir hamilelik geçirince haliyle Kore’ye yerleştik.
• Eşinizle nasıl tanıştınız?
Eşimle arkadaşlar vasıtasıyla tanıştık. Ben yabancı evliliğe karşı biriydim. Özellikle Koreli biri ile. Çünkü onları tanıyordum 12 kişiye yakın öğrencim daha doğrusu arkadaşım vardi. Çoğu üst düzey insanlardí. En yakın görüştüğüm üniversite profesörü bir bayandı. Onları böyle yakından taniyinca pek akiima gelmedi Koreli biri ile evlilik. Velhasıl kismét oldu.
• Dil problemi yaşıyor musunuz? Ya da anlaşmakta zorlandığınız zamanlar oluyor mu?
Eşimle bir dil problemi yaşamıyorum çünkü ailenin ortak bir dili kendiliğinden oluşmaya başlıyor. Benim kullandığım kelimeleri iyi bilip o kelimeler üzerinden anlatmaya çalışıyor ve tabi ki en önemlisi benim Korece üzerinden kendimi geliştirmeme de yardımcı oluyor. Mina kreşe gittiği için öğretmenlerle muhattap oluyorum. Tabi onlarda Bir zaman sonra benim dilimi öğreniyorlar. Anlaşamadığımız durumda kalmıyor.
• Kore’de yaşamanın avantajları ve dezavantajları nelerdir?
Aslında bu soru biraz kişilikle alakalı bir soru. Benim açımdan Kore’de yaşamanın avantajları eğitim. Tabi ki başka biriyle konusunca Kore’nin eğitim sisteminden hoşlanmayıp çocuğu eğitim çagina gelince Türkiye’ye gitmekten bahsedebilir. Ben bilakis çocuğumu burnundan kan gelecek kadar çalıştırma haricinde burada eğitim alması taraftarıyım. Dežavanta sorusu da yine kişilikle alakalı diye düşünüyorum. Benim için dezavantaj “yalnızlık”tır. Tabi ki Türkiye’yi yemekleri özlüyorum ama buradaki sorumluluklarımı da yerine getirmem için bu durumun beni pek üzmemesine çalışıyorum. Benim gibi yapamayanlar için dezavantajlar çok olacaktır. Çocuk olunca dezavantaj artıyor. O da edindiğimiz tecrübelerle azalacaktır diye düşünüyorum.
• Kore ve Türk kültürü uyuşuyor mu sizce?
Hayır. Ortak çok az noktalarımız var onlara da Kültür denemez. Sadece ayakkabı ile içeri girmiyorlar, bayramlari, adetleri var bizim gibi. o kadar yani ortak başka bir noktamız yok.
Benzer batıl inançlarımız var mı? Yok.
• Kore’de yasayan bir Türk olarak nasıl karşılanıyorsunuz orada?
Seninle konuşana kadar seni sadece yabancı biri olarak görüyorlar ve gösterilenin aksine pek yabancılar hoş karşılanmiyor yani alt sinifsin. Her zaman onlar hakli, anlar en iyisini yapabilir falan gibi seni pek önemsemezler. Ta ki Türk olduğunu söyleyene kadar. Biraz senin için fikirleri değişebilir. O da savaşa yardımımızdan dolayı. Ozellikle burada eklemek istediğim bir şey var; ben burada evli ve bir çocuk annesiyim benim çevreden gördüğüm bunlardı. Kore’ye okumaya gelen biri için yanıtlar, farkli olabilir çünkü o öğrenciler öğrenciler ile görüşüyor. Ben ise daha çok ailelerin içindeyim. Gittiğim merkezlerde öyle çok mağdur olan yabancılar var ki, inanin içler acisi hayatları var. Türk olduğum Tçin göğsümün kåbardığı bir durumdur bu. Vietnam, Çin, Tayvan, Kambadiya vs diğer Asya ülkelerinden kızlar başlık parası ile alinip burada karnı burunlarında iken bile çalışıp kaynanalarină para vermek zorundalar. O yüzden burada yasamak zordur. Biz Türk olduğumuzu söylediğimizde bizi diğer Asya ülkelerinden ayırıyorlar fakat Kore’de bu davranışın adet olduğu unutulmamali.
• Kore dilini nasıl öğrendin?
Korece öğrenme ve topik sınavi adlı Facebook’ta bir grup sayfam var. Öncelikle oradan öğrendiklerimi anlatmaya başlamakla öğrenmeye başladım. Sonrasında da sinava dayali bir anlama düzeyim olduğu için topik sinavına girdim. Daha merhaba bile demeyi beceremiyor iken sınavdan 85 qibi bir puan aldım. Hala da ögrenmekteyim Koreceyi. Zaman geçip Koreçemi geliştirdikçe de artık bunu görsel olarak anlatmaya basladim. youtube da “ipek yolu tv” adı altında kanalımda hala büyük heyecanla ve çok detaylarına kadar arkadaşlara Koreceyi öğretmeye, anlatmaya çalışıyorum. Kanal da paylaştığım videonun resimlerini de hanguk_korece adli instagram sayfasında paylaşıyorum. Band grubumuzda ise her gün korece üzerine konuşuyor arkadaşlarla birbirimize öğrendiklerimizi anlatıyoruz.
• Alişman zor oldu mu veya en çok zorlandığın şeyler?
Yemek konusunda Kore’ye taşınınca zorlanmıştım. Bunun sebebi Kore yemek kültürünü hiç bilmiyordum ve üstelik 3 aylık hamileydim. Çin’de böyle bir sorunum yoktu Çünkü iki yardimcima da Türk yemeklerini öğretmiştim. Juhwan’a Kore yemeği yapılıyor bana da Türk yemeği yapiliyordu. Bu Kore yemeklerine anca 2 yilda ålışabildim ve şimdilerde çok iyi Kore yemekleri yapar oldum. Kendi Kore yemek tariflerim bile var. insan istersé alişiyor hatta üstüne bir şeyler de katabiliyor
• Kore’de en çok özlediğiniz şey?
Reklamı Gizle Türkçe seminerlere, eğitimlere gitmeyi ve takı yapmayı çok özledim. Ve de kitap almayı
• Kore dediğinizde aklınıza gelen ilk 4 şey?
1. Eğitim[okul] 2. Ücretsiz kurslar 3. Sıkıcı insanlar 4. Kötü teyzeler, kaynanalar (ajumma) (Allah onlar düşman başına vermesin, AMINN)
• Kpop veya Kdrama ilginizi çekiyor mu?
Pek ilgilenmiyorum. Özellikle dramalardan nefret ediyorum. Fakat filmleri severim Cünkü filmler gerçeği yansıtıyor. Mesela fahişe bir annenin dramini anlatan bir film izlemiştim. Ben bile Kore’de bu iş yapılıyor muu ? diye şaşırmıştım. Dizilerde yansıtilan ise “adam, kızın elini tutuyor kız ise elini 1 hafta yikamiyor yüzü kızariyor kimseye bakamiyor falan filan ama Kore’de 1 saatlik oda kiralığorsun o niye dizide yok. Ozellikle genç bir şarkıcıya böyle bir dizi çekmiyorlar. Eğer ki Korecenizi geliştirmek için dizi izlemek istiyorsanız ben size çok güzel programlar önerebilirim.
• Kore’de 1 gününüzü anlatır mısınız?
Bu sorunun cevabı çok uzun biraz. Ayrıca hangi günümü anlatayım? Hepsi birbirinden farklı ama aynı yoğunlukta geçiyor. Kısaca yazayım yinede Şimdilerde Kore vatandaşlık sınavına hazırlanıyorum son aşamađayim. haftanın iki günü alti saat kadar Mina ile derslere gidiyoruz. Haftanın iki günü ev ekonomisi dersim var. Eve öğretmen geliyor. Çoğunlukla evde kazan kaynatıyoruz, ders çalışıyoruz bazen de dışarıya kahve içmeye gidiyoruz. Bu arada da öğretmenle bu kadar yakın olmak yasak ama biz arkadaş oluverdik, Haftaya da tuhafiyeciler çarşısına gideceğiz Cuma günleri karakalem rešim kurşum, kitap okuma kursum ve yine haftada iki gün Çalışma grubumla buluşuyoruz. Yabanci arkadaşlarimla buluşuyorum. Mina ile onlara misafirliğe gidiyoruz. Bazı haftalar gün yetmediği için aksam oturmasına gittiğimiz de oluyor. Youtube kanalım için her gün kafa patlatıyorum. Çok paylaşım yapamasam da bu çalışmadığım anlamına gelmesin. lleriki günlerde Avusturalyalı arkadaşım ile bir projemiz olacak. Yapıp unuttuğum işlerde vardır. Ortalama bir günüm böyle geçiyor. Ev temizliği ise geceye kaliyor tedx ve komik programlar(beyaz, leyla ile mecnun, ses türkiye, seyahat programlari, güldür güldür vs eşliğinde Mina uyuyunca yapıveriyorum. Vatandaşlık sınavim bittikten sonra inşallah çalışmaya başlayacağım o zaman belki yoğunluğum azalır
• Hayalinizdeki meslek neydi ve bunu Kore’de gerçekleştirebildiniz mi?
Hayalim başta söylediğim gibi kaymakam olmaktı. Bu hayal burada biraz zor evvela kaymakamlık mertebesi yok zaten bu tür meslek okuduğun, eğitimini aldığın ülkeye özgü bir iş olduğu için den Kliği yok maalesef. Bir hayale sahip olmanın nimet olduğunu düşündüğüm bir dönemde yaşadığım çevre ve buluştuğum insanlar sayesinde yeniden bir hayalim oldu. Bu hayale sahip olmak nasıl nimet oluyor diye sorarsanız, ne yapacağını bilmemek, bir şeylere ulaşıp sahip olma ve bunun ne his yarattığını anlamamak işte bunlar hayaliniz olmadığı anlamına geliyor. Kulağa boş yaşıyorsunuz gibi geliyor değil mi? Aslında dolu dolu’yaşıyordum hayatı ama bunları neden yaptığımı bilmiyordum.Işte hayatta bir amacım olsun diye bir hayalim var. Maalesef bunu şimdiden sizlerle paylaşamayacağım ama Atatürkçü olarak bana yakışan kadın hakları savunucusu bir iş olduğunu söyleyebilirim. Ozellikle bana degil ama çevremdeki haksizliklara sessiz kalan insanlar için buna maruz kalan çocuklar için siyasi kimliğimi ortaya çıkarmak istiyorum.
• Gelecek hedefiniz nedir?
Yapmak istediğim çok şey var tabi ki bunları gerçekleştirirken Minayı da sağlıklı ve mutlu bir anne olarak yetiştirebilmek istiyorum.
• Turkiye’de yasamak gibi bir dusunceniz var mi?
Şimdilerde öyle bir düşüncem yok. Minayı liseden mezun edip bir Avrupa ülkesine yerleşme gibi bir düşüncem var. Hatta hayatımı o yöne kaydırıyorum.
• Kore fanlarına söylemek istediğin bir şey veyahut tavsiyen var mi?
Çok şey yazmak isterim, özellikle o dizilerde gördüğünüzle yakından ilgisi olmayan bir ülkeden bahsetmek isterim. Sistemleri çok farklı. Kimseyi hayal kırıklığına uğratmak değil amacım. sadece sizlere gözlemlerimi aktarmaya çalışıyorum. Ben de Korece öğrenmeye başladığım ilk zamanlarda dizi izledim. O zamanlar hiçbir yonlendirme yoktu, Korece öğrenmek için kaynak yoktu vs ama simdi biliniyor her şey. Delicesine kendinizi kaptırmayıp zaman geçirme amacıyla müzikleri, dizileri izleyin tabi ki ama gerçek olmadığını bifin. Dizilerde gördüğünüz çoğu sey doğru değil. Bana annelerden o kadar çok mesaj geliyor ki, lütfen kizima bir şeyler yazin diyorlar sürekli dizi izleyip ders calışmiyor ve bir hayalde yaşıyormuş. Eğer Kore hayaliniz ise evde dizi izleyerek ya da Koreli koca arayarak bu hayalinizi gerçekleştiremezsiniz. Siz güçlü insanlar olursanız iyi mertebelerde iyi insanlarla tanışırsınız. Cok yazmak istediğim şeyler var belki bu soruyu vidéo yaparım bana yazan annelerin hatırına. çünkü ben işin hep eğitim kismiyla ilgilendim, Korece sorulsun, eğitim olanakları falan bu sorulara cevap vermek istedim. Gündelik sorulardan bu tür sosyal mesaj içeren sorulardan kaçınmıştım. Herkes kendi hayatından mesuldur diye düşündüm ama uyarmakta gerekiyormuş. Bu Kore fanlari uzaktan çok iyi algılanmiyor. Neden bir ülkeyi, o ülkenin sanatçılarını sevince kotu gözle bakılıyoruz. Demekki bir yerde bir yanlışlık yapiyoruz sevme şeklimiz doğru değil demekki. Běn lisede iken Italyayı ve Itálya erkeklerini çok severdim. Meşhurdur hatta bu. Italyan erkeği hem yakışıklı hemde çapkındır. Biz sadece severdik yani onunla hayallerimiz bile olmazdi. dizilerini izlemek için dersimi çalışmayıp dersten kalmışlığım da hiç olmadı. Umarım anlatabilmişimdir.
• Kore’de is bulmak kolay mi?
Maalesef zor. Şu anda kore de gizli işsizlik mevcut. Çoğu tanıdığım arkadaşlarımın esleri yurt dışında çalışmak zorunda. Bir tik bu konuda bayanlar daha rahat iş bulabiliyor çünkü aileler özel derslerde ve bazı kurumlarda kadın öğretmeni tercih ettikleri için eğitim alånında daha çok kadinlar görülüyor. Yine de başvuruların ýüz yüze olmasında fayda olabilir. Çok donanımlı iseniz işinizin kalitesi iyi olabilir. benim üniversite diplomam ve yeterlilik sınavındaki başarím çok yeterli olmuyor. Az kalıyor yani.
• Kore’de asgari ücret ne kadar ve 1 ay geçinilir mi?
Sayı olarak maalesef bilmiyorum. Eşim juhwan üst düzey yönetici olduğu için asgari ücretle hiç çalışmadı. Fakat bizim de yetiştiremediğimiz zamanlar oldu. Harcama yaptıklarınıza bağlı bu geçinip geçinememe. Asgari ücret alan biri devlet yardimi alabiliyor bu yardımlarda çocuk parası, yemek parası ve iş imkanı veriyorlar sana. Bunun için de 6 ay yada 1 yıl kadar beklemen gerektiğini duymuştum. Çünkü Kore’de kendini fakir gösterip bu yardımları alan hatta vefat etmiş çocuğunun parasını almak için olum ilanı vermeyen aileler duymuştum. lyi bir araştırmadan geçiyorsunuz kısaca.
• Kore’de okumak isteyenlere tavsiyeniz var mı?
Yurt dışında eğitim almak istiyorlarsa okulda başarılı bir öğrenci olması gerekiyor. Ortalamanın üzerinde yani. Ingilizce yeterlilik sınavı 80 üzeri ve topik 5. seviye yapmaları gerekiyor. Bu şartlarda burs talep de edebilirler. aile desteği, burs bunlar okuyan kişiye yeterli gelmeyecektir o yüzden burada çalışmayı da göze almalılar. Bunu özellikle yazıyorum çünkü hem çalışıp hem de bursu tehlikeye atmayacak kadar azimli olmalı arkadaşlarímız. Belirtmek istediğim son şey, Türkiye’de denkliği olup olmadığı araştırılmalı. Çünkü burada 4 yil okuyup denkliği yoksa o diplomaya yazık olmasın. Son bir şey, denkliği olan okula gitseniz de denklik sınavına giriyorsunuz. Açıkcası ben öğrenci olmadığım için anca bu kadar biliyorum bunları da bir öğrenci arkadaşı anlatmıştı. Umarım yardimi olmuştur bu bilgiler size.
• Kore’de üniversite okusam ve yüksek lisans yapsam iş bulabilir miyim?
Hangi ülkede çalışacağınız önemli. Eğer Kore’de çalışacaksanız herhangi bir ünv. okumanız yeterli değil maalesef.. Hatta yüksek lisans yapsanız bile zor. Çünkü en iyi ünv. Yerden birine gitmiş olmanız lazım ki rahat iş bula’siniz mesela Seoul ünv, Yonsei uny gibi. Herhangi bir ünv gittiyseniz başlarda deneyim amaçlı küçük işlerde çalışıp sonra başarınızla ilerleyebilirsiniz. bunlar sizin çabanıza ve başarınıza bağlı. Iyi bir unv gidince de rahat iş bulunacak diye de bir şey yok.
• Dil bilmiyorum ve Kore’de yasamak istiyorum diyenlere ne demek istersiniz??
Ben İngilizce bilmiyorum ve Amerika’da yaşamak istiyorum? Sizce bu mümkün mü? Uçaktan indiğim dakikada çakılırım oraya. Mümkün değil böyle şeyler. Size yardim eden, yol gösteren, yanınızda hep birinin olması gerek. başkasına da ne kadar güvenebilirsiniz ki? Evlenme vaådiyle Kore’ye gelip karnında çocuğu ile sınır dişi edilen Türk de çok…. Böyle önlemsiz işler yapmayın kimseye de muhtaç olmayın!
• Kore dramalarda izlediğimiz gibi mi?
Herkes en çok neyi izledi bilmiyorum ama genel anlamda dizilerden bahsedersem sevgi dolu bir ülke değil. Burada çocuklara çoğundan daha iyi olmalısın şeklinde büyütülüyor. Buruhlarından kan gelse de bú sabilerin anneleri dönüp bakmiyor. Pek kimse kimseyi önemsemiyor yani burada biraz da Amerikali olmaya özeniyorlar ama yapamıyorlar çünkü kontrol manyağılar. Ben de öyleyim ama öncelikle kızım ne seçer diye bakarım. Dizilerde son bölümde evlenir ya çiftler siz imza falan hiç görmezsiniz. Çünků gerçekten de imza yoktur. Sadece düğün yaparlar gerçekte evlilik çocuk olana kadardır. Böyle çıkarcı bir aşk yaşıyorlar ama iki taraf da mutlu. Aslında çok uzun zamandır dizi falan izlemedim son hatırladığím goblin. Onu da yine uzun zamandır dizi izlemédiğim bir dönemde izlemiştim. Koreliler mistik hikayelere bayılıyorlar çünkü hala büyü yapan anneler çoğunlukta. Kore dizileri ülke pazarlama adına yapılmış dizilerdir. Gerçeği bir nebze yansıtan filmleridir. Sakin siz bu dizilere inanmayın. Ayni odada kalıp da el ele tutuşmamak diye bir şey yok. Evliler bile aldatıyor. Geçenlerde haber de olmuştu.
• Koreli erkekler mükemmeldir algısı doğru mu?
Haşa Allah mi bunlar? Ne mükemmeli? Böyle düşünenleri kiniyorum. Allahtir mükemmel olan. Koreliler hiç yanlarından bile geçmez. Her ülkede her insanda olduğu gibi iyi de vardır kötü de vardır.
• Kore’de müslüman olarak yaşamak zor mu? müslümanlara tepkileri nelerdir?
Hiç inancımdan dolayı zorlanmadım. Yemek yerken zor ama o da domuz eti olmayan bir restoranti seçerken düşündüğümüzden zorlanıyoruz. Hiç tepki falan da olmadi. Onlar buda’ya inanıyor diye de ben bir tepki göstermedim.
• Son olarak Kore’ye yerleşme hayali olanlar için ne söylersiniz?
Okumak için gelinilebilecek bir ülke Çünkü Kore’nin en çok sevdiğim yönü eğitim ve bu eğitim de ünvlerde çok iyi veriliyor. Bu sebeple gelinebilir ama evlenme amacıyla gelinmesin. Eger ünv eğitiminizi tamamladınız, Korece ve Ingilizce biliyorsanız o zaman eşinizin yardımıyla kendinizi geliştirebileceğiniz bir işte calişma durumunuz varsa evlenerek de gelebilirsiniz. Benimde ilk düşüncem oydu. Hatta ésim juhwanla da ne yapabilirim diye konuşmuştuk ama hayatim eşimin işinden dolayı başka yöne gitmişti. Çin’de Çince dersleri almaya başlayınca çalışamadığıma üzülmüştüm. Sonra hamilelik, doğum, Kore’ye alışma derken anca kendimi toparladım. Tabi ki bu süreçte de çalışmadiğimin acisini da çektim. Buraya gelecek olanlar buarda sıfırdan başlayacağinizi düşünerek gelin. Ben şirketimi dağıttım geldim. Eksilerde geldim yani. Sadece kore için yazmiyorum nereye gitmek istiyorsanız önce iyice araştırın ne gerekiyor, ne yapmalıyım, ne isteniyor vs cevapları bulup harekete geçin. Onceden gelin keşif yapın, deneyin… Sevgiler..
İpek Şengül Park
Ayrıca bu sorularımıza bir de videoyla cevap hazırladı ipek ablamız gelin bir de videolarını dinleyelim ^^